Ryanair CEO’sundan yeni vergilere sert tepki

Paris yönetiminin hava yolu taşımacılığına yönelik vergi artışı planları, özellikle düşük maliyetli hava yolu şirketleri için endişe kaynağı oldu. Yakıt fiyatlarındaki artışlar ve çevresel baskıların giderek yükseldiği bir dönemde, Fransa’nın bu hamlesi sektörü derinden sarstı. Hükümetin, kamu gelirlerini artırmak amacıyla yolcu ve şirketlere uygulanan vergileri yükseltme düşüncesi, bazı sektör temsilcilerine göre iç ve dış hatlardaki hava trafiğini kökten değiştirebilecek bir tehdit niteliği taşıyor.

“VERGİ ARTARSA UÇUŞLAR DURUR”

Ryanair’ın tartışmalı CEO’su Michael O’Leary, Fransa’daki karar vericilere yönelik net bir mesaj gönderdi. O’Leary, eğer vergi yükü artarsa, mevcut bazı rotaların ortadan kalkabileceğini belirtti. İrlandalı taşıyıcının bu tavrı, müzakerelerde ağırlık kazanmak için geri çekilme tehdidini kullanmaya dayanan bilindik iletişim stratejisinin bir parçası olarak görülüyor.

O’Leary’ye göre, Fransa pazarı özellikle bölgesel uçuşlarda zaten hassas bir dengeye sahip. Bu rotaların karlılığı kırılgan bir yapıya dayanıyor ve vergilerdeki herhangi bir yükseliş, bu dengenin bozulmasına yol açabilir. Bu senaryoda Ryanair, uçaklarını vergi avantajı sunan diğer ülkelere kaydırmaktan çekinmeyecek. Bu durum, yerel yönetimleri ve bölgesel havalimanı yöneticilerini endişelendiriyor. Çünkü düşük maliyetli hava yolu şirketinin varlığı, bu havalimanları için hayati önem taşıyor. O’Leary’nin bu açıklamaları, önümüzdeki haftalarda yaşanacak siyasi ve ekonomik bir restleşmenin habercisi olabilir.

BÖLGESEL HAVALİMANLARI TEHDİT ALTINDA

Ryanair’ın tehdidinin gerçekleşmesi durumunda, orta büyüklükteki havalimanları ve ikincil kentler en çok etkilenecek yerler olacak. Paris’teki büyük havalimanlarının gölgesinde kalan bu platformlar, yolcu trafiğini sürdürmek için düşük maliyetli şirketlerin uçuşlarına bağımlı durumda. Bağlantıların azalması ya da tamamen ortadan kalkması bir domino etkisi yaratabilir. Bu durum, trafik hacminin düşmesine, hizmetlerin azalmasına, diğer şirketler için cazibesini yitirmesine ve uzun vadede yerel ekonominin zayıflamasına neden olabilir. Turizm, otelcilik ve restoran gibi sektörler doğrudan etkilenecek; iptal edilen her uçuş, haftalık yüzlerce ziyaretçinin kaybı anlamına gelecek.

Yerel yönetimler için bu durum, havalimanı altyapılarını modernize etmek için yapılan yatırımların boşa gitmesi anlamına da gelebilir. Bazı yerel yöneticiler, Ryanair’ı çekmek ve tutmak için harcanan çabaların şirketin kısmen geri çekilmesiyle sonuçsuz kalmasından korkuyor. Bu durum, bazı bölgelerin düşük maliyetli taşıyıcılara aşırı bağımlılığını yeniden gündeme getirebilir. Bu ekonomik model kısa vadede cazip görünse de, şirketlerin ani stratejik kararlarına karşı oldukça savunmasız kalabiliyor.

BÜTÇE VE ÇEVRE DENGESİ GERGİNLİĞİ

Hava yolu vergilerindeki olası artış, Fransa’nın bütçe dengesini sağlama ve ekolojik geçişi destekleme gibi daha geniş bir siyasi çerçevenin parçası. Yetkililer, hava yolu taşımacılığının altyapı ve çevre politikalarının finansmanına daha fazla katkıda bulunması gerektiğini savunuyor. Bu yaklaşım, bazı çevreci gruplar tarafından da destekleniyor. Ancak hava yolu şirketlerine göre bu durum, trafik artışını engelleme ve yolcuları daha az vergi uygulayan komşu ülkelere yönlendirme riski taşıyor. Ryanair’ın daha önce İspanya ve Doğu Avrupa’ya uçak kaydırma stratejileri, bu riskin ne kadar gerçek olduğunu gösteriyor.

Görünen o ki, ortaya çıkan bu gerginlik, basit bir vergi tartışmasının ötesine geçerek, Fransa’nın zaten baskı altındaki hava yolu sektörünü nasıl düzenlemeyi planladığının ve uluslararası alanda rekabet gücünü nasıl koruyacağının sembolü haline gelebilir.

Related Posts

Tarımda kiralama modeline tepki: ‘Çiftçi dışlanıyor, toprak şirketlere gidiyor’

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın hazırladığı, iki yıl üst üste ekilmeyen tarım arazileri 1 Eylül’de başlayacak yeni uygulama ile Arazi Tespit Komisyonları tarafından belirlenecek ve kiraya verilecek. Hükümetin ekilmeyen tarım arazilerini kiraya verme planı, siyaset ve sendikalardan tepki çekti. CHP’li Erhan Adem, uygulamanın yerel gerçekleri yok sayan, denetimsiz ve hukuki olarak sorunlu bir merkezi planlama olduğunu belirterek, “Birçok köylü maliyetleri karşılayamadığı için ekemiyor. Devlet bu kişilere destek verse tarım yapılmaya devam ederdi. Asıl sahipleri dışlamak sosyal adalete aykırıdır” dedi. Çiftçi-Sen Genel Başkanı Ali Bülent Erdem ise, “Bu model küçük çiftçiyi bitirir, tarım ve gıdayı şirketlerin kontrolüne bırakır” diyerek gazetemize açıklamalarda bulundu.

Kapadokya Havalimanı’na Yeni Terminat İnşası

Ulaştırma Bakanı Uraloğlu, Kapadokya Havalimanı’ndaki yeni terminal inşaatını inceledi.

Tavşanlı’da Kuaförde Yangın: Dükkan Kullanılamaz Hale Geldi

Kütahya’nın Tavşanlı ilçesinde elektrik kontağından çıkan yangında kuaför dükkanı zarar gördü.

Tostun tadı kaçtı! Bu kaşar peynirlerinden uzak durun

‘Sağlığı Tehlikeye Düşürecek Gıdalar’ ve ‘Taklit Veya Tağşiş Yapılan Gıdalar’ listelerinde bulunan kaşar peyniri markaları herkesi şoke etti.

Fındıkta belirlenen fiyat üreticiyi memnun etmedi

Tüm Üretici Köylüler Sendikası (Tüm Köy Sen) Ordu Şubesi fındık bahçesinden seslenerek, açıklanan fındık fiyatına tepki gösterdi. Ordu’nun Perşembe ilçesi Şenyurt Mahallesi’nde fındık üreticileriyle birlikte bahçeden açıklama yapan Tüm Köy Sen Ordu …

Düğün Konvoyunda Ceza Yağdı

Karabük’te düğün konvoyundaki 3 sürücüye toplam 8 bin 487 lira ceza kesildi.